Ana Sayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Mail 

     
   
   
YEMEKLER
Üye Girişi
En Çok Gezilenler
Kırmızı Mercimek Ezmesi Salatası
Bu leziz salatayı özel arkadaş menüsü için hazırlamıştım. Mercimek köftesine benzeyen bu salatayı denediğinizde vazgeçemeyeceğinizi düşünüyorum. Özellikle yoğurtlu sosu ile yaz..
Nişastalı Börek
Bu böreği bayram sabahı kahvaltı için misafirlerime yapmıştım. Sıcacık ikram edebilmek için sabah erkenden kalkıp yapmıştım. İkinci kez yapışımda yine misafirlerime, ama bu sefer...
Kağıt Kebabı
Bir yemek kağıda sarılıp, fırına girince bu kadar mı güzel olur? Bu kadar mı enfes kokar diyorum ve başka..
Bize Ulaşın
Sağlık
Yaşantımızdaki Renkli Kirlilik
14.12.2010 - 14:29

 

YAŞAMIMIZDAKİ  RENKLİ  KİRLİLİK

Bilim adamları yaklaşık 300 yıl süreyle ipeğin ucuz bir taklidini yapmaya çalıştılar. 1900’den sonra daha da artırılan bu çabalar sonucu ilk büyük başarı 1929’da elde edildi. ABD’li kimyacı Wallace Hume Carothers’in başkan­lığındaki bir grup organik kimyacı naylonu buldu. Haşarı kimyagerlerin, eritilmiş polyester geçirdikleri çubukları ellerine alıp ortalıkta koşuşturmaları sonucu ortaya çıktı. Bir çubuk sabitken diğeri ondan uzaklaşınca ortaya çıkan tablo hepsini hayretler içinde bırakmıştı; kopmadan önce oldukça uzayabilen, ayrıca ipeğe benzeyen yapıda bir madde ortaya çıkıyordu.

Ne var ki, bu polyester çok çabuk eriyordu, giysi yapmaya uygun değildi. Bunun üzerine kimyagerler aynı işlemi poliyamidle denemeye karar verdiler ve bugün "naylon" olarak bildiğimiz madde doğmuş oldu.

İpek çorapların yerine naylon çoraplar piyasaya sürüldü ve Du Pont’un en önemli para basma makinesi haline geldi.

Bu ürünler ilk günlerde çok pahalıydı. II. Dünya Savaşının patlak verdiği yıllarda Du Pont dikkatini savaşa çevirdi ve çorap yerine paraşüt üretmeye başladı... Naylon çorapların ucuzlaması ve geniş kitlelere yayılması ancak savaş ertesi gerçekleşti...

Ancak hikâye bu kadarla bitmiyor. Her güzel şeyin gereğinden fazla kullanıldığında ortaya çıkan bazı sevimsiz yanları vardı. Nitekim öyle de oldu. Güzel gibi gözüken, hızlı üretilen ve hızlı tüketilen şeylerde olduğu gibi bununda yan etkileri zamanla ortaya çıkmaya başladı. Hızlı üretim, hızlı tüketim beraberinde hızlı bir doyum. Ortaya çıkan koskoca renkli bir kirlilik. Bu renkli kirlilik, öyle söyleniverdiği gibi hiç de sevimli bir renkte durmadı dünyamızda. Ebetteki tek suçlu naylon değil. Bunda biz insanoğlunun elde ettiklerimizi kararsızca (ölçüsüzce) kullanmamızın ve Rahman’ın şu öğüdüne kulak vermememizin de büyük katkısı olduğunu düşünüyorum:

-EY ÂDEMOĞULLARI! (Allah’a) kulluk olsun diye yapıp-ettiğiniz her işte kendinize çekidüzen verin; [serbestçe] yiyin için, fakat saçıp savurmayın: (çünkü) kuşku yok ki, O savurganları sevmez! Araf Suresi/31. Ayet

Peki, karamsar renklerin birleştiği tablo için yapabileceğimiz bir şeyler olamaz mı? Canım bireysel olarak ne yapabiliriz? Diyenleriniz olduğunu duyar gibiyim. Ama unutmayın ki; büyük dağlar küçük çakıl taşlarından oluşur. Ve bu tamamen bizim kendimize, çevremize karşı insan olarak ne kadar sorumluluk hissettiğimizle alakalı bir durumdur. İnsan hayatta her şeyi kendisi için, işine öyle geldiği için yapmamalı. Gerçekten “İNSAN” olduğunu hissettirecek bir şeyler de yapmalı. Önce bilgilenmeli sonra duyarlılık göstermeli. Bakınız;



Naylon poşet kullanırsak
neler olur ve kullanmazsak veya nispeten bir azaltma çabası içerisine girersek neler olur. Hep berab
er bakalım:

Naylon poşetler petrol türevi olan polietilenden üretilir.

Ücretsiz ve kullanışlı olduğu için çok tüketilir ve çöplerle beraber doğaya atılır.

Ortalama 15 dakika kullandığımız bir naylon poşetin doğada tümüyle yok olması için bin yıl gerekir.

Naylon poşetlerin sadece %1’i geri dönüştürülür,%99’u doğada kalır.

Naylon poşetler doğada bozulmaya başladıklarında çevreye zararlı kimyasal maddeler yayar ve bu maddeler toprağa, suya karışarak besin zincirimizi yavaş yavaş kirletir.

Denizleri, gölleri, nehirleri kirletir, kanalizasyonları tıkar.

Doğaya atılan naylon poşetler nedeniyle yunus, fok, balina, deniz kaplumbağaları gibi hayvanlar denize atılan poşetleri yiyecek sanıp yerler. Bu da onların sindirim sistemlerinde bozulmalara yol açarak ölmelerine neden olur.

Naylon poşetler şeffaf oldukları için, tıpkı bir sera gibi ısıyı emerek orman yangınlarına neden olur.

Naylon poşetler dokundukları gıdaların vitaminlerini yok ederler.

Çöplerin % 90’nı naylon ve plastik atıklardan oluşur.

Bez torba ve kesekâğıdı kullanırsak;

Bez torba kullanarak haftada altı naylon poşeti kullanımdan çıkartmış oluruz. Ülkemizde her 5 kişiden sadece biri böyle yapsa, ortalama bir yaşam süresince 31.046.400.000 naylon poşet kullanımdan kalkmış olur. Bu beş kişiden biri niye sen, ben ya da sevdiğimiz biri olmasın…

San Francisco, Paris, Bangladesh, İsrail, Londra, Kanada, Güney Afrika, Taiwan, Singapur, Kenya naylon poşet kullanımını yasakladı. Boston ve Oackland yasaklama yolunda. İrlanda vergilendirdi. Çin ise naylon poşetleri ücretli yaparak her yıl 37 milyon fıçı petrol tasarrufu gerçekleştiriyor. Allah aşkına birisi biliyorsa söylesin: bizim bu ülkelerden neyimiz eksik. Veya bizim oradaki insanlardan neyimiz eksik ya da fazla… Hâlbuki

Naylon poşet kullanımındaki azalma bir ülkenin dışa bağımlılığında azalma anlamına gelir. Öyleyse

Dünyayı Kurtaracak Altı Öneriye var mısınız?

Evet diyorsanız; işte öneriler geliyor:

Dünyayı kurtaracak önerilerin en başında plastik poşetler geliyor. Sadece 10 dakika kullanılan poşetler yüzyıllar boyunca doğadan yok olmuyor ve denizlerdeki hayvanlar için büyük bir tehlike oluşturuyor. Bu sebepten dolayı, plastiklerin toplanması ve denizlerdeki canlıların kurtarılması için ‘‘Dalgaların mesajı’’ adında bir proje gerçekleştiriliyor.

Projenin amacı; denizdeki plastik kirlenmesine dikkat çekerek, doğaya yardım etmektir. Bunun için doğayı kurtarmak adına 6 öneri sunuluyor. Bunlar;

Marketlerden alışveriş yapılacağı zaman tüketicilerin kendi poşetlerini yanlarında götürmeleri,

Sebze, meyve, et ve balık türü yiyecekleri alırken paketlenmiş halde alınmaması, İçeceklerin cam şişe içerisinde tercih edilmesi,

Plastik oyuncakların alınmaması,

Organik yapılan ped’lerin kullanılması,

Plastik poşetlerin içerisinde satılan ürünlerin satın alınmaması öneriliyor.

 

Bu haberi : 6470 kişi okudu.
Arkadaşına Gönder  Yazdır
İsminiz *
Başlık *
Yorumunuz *

 


harf daha yazabilirsiniz.
Onay Kodu:
Onay Kodu Doğrulama *
  

Ana Sayfa   |  Dua   |  Medya Köşesi   |  Videolar   |  Firmalar   |  Ziyaretçi Defteri
Herrenk.com:Pratik Bilgi, Sağlık, Yemek Tarifleri, Elişleri, El örgüsü, Eğitim, Ev yapımı ürünler, Çay Saati
© 2010 - www.herrenk.com Tüm Hakları Saklıdır. Sitenizde bağlantı linkleri verilip ve kaynak gösterilerek sitemizden alıntı yapılabilir.
WEB YAZILIM:TEKNODEVA Ankara Web Tasarım, Web Yazılım, web tasarım
Firmalar