EVDE TEREYAĞI NASIL YAPILIR?
YOĞURT KAYMAĞINDAN TEREYAĞI NASIL YAPILIR?
Evvela köy usulü tereyağı nasıl yapılır?
Süt kaynatılıp mayalandırılarak yoğurt yapılır. Evde yapılan bu yoğurdun kaymağı alınıp, biriktirilir. Ağaç yayığa koyulur. Üzerine ılık su ilave edilir. Yayıkta çalkalanır. Toplanınca üzerinde biriken yağ alınıp, dar bir kaba koyulur. Üzerine soğuk su ilave edilerek bastıra bastıra yıkanır. Hem fazla suyunu atsın hem de üzerindeki ayran atıkları gitsin diye.
Annemin anlatımına göre köyde tereyağı bu şekilde yapılırmış.
Ayrıca eskiden köylerde tereyağı eritilip, süzülür içine azıcık tuz atılırmış. Sonra da içi oyulan su kabağında muhafaza edilirmiş. Bu özellikle sıcak günlerde yapılan bir uygulamaymış. Küçükken hatırlıyorum da köy tereyağı fazla olduğu zaman annem bu yöntemi uygulardı. Bu hafif tuzlu tereyağını sıcak ekmeğin üzerine sürüp yemesi de ayrı bir lezzet olurdu.
Günümüzde kolay tereyağı yapımını robotta veya kavanozda ya da küçük bir bidonda çalkalayarak yapmak mümkün.
Bugün sizlerle internette yabancı ve yerli sitelerdeki kremadan tereyağ yapımının aksine malum bizden olan yoğurttan tereyağ yapımını paylaşmak istiyorum. Zira kremanın fiyatı gözönünde bulundurunca sanırım astarı yüzünü geçen bir yöntem olur kremayla tereyağ yapımı. Ancak yine de talep eden arkadaşlar olursa bu yöntemi de paylaşabilirim.
Kahvaltılık krem peynir yapımında da bahsettiğim gibi her hafta yaklaşık beş kilogram sütten yoğurt yapıyorum. İki hafta üst üste biriktirdiğim yoğurt kaymağından, bu sefer yaptığım tereyağını paylaşmaya karar verdim. Her ne kadar sütçüden aldığımız sütlerden yaptığımız yoğurtlarda şöyle kalınca bir kaymak olmasa da olanla bunu paylaşmayı düşündüm.
Şimdi gelelim yoğurt kaymağından evde hazırlayabileceğimiz kavanoz veya bidon usulü tereyağı yapımına... Tabii blendır, mutfak robotu, mikser gibi teknolojik mutfak aletleri de buna dahil.
Tereyağı için gerekli malzemeler:
Yoğurt
Su
Kavanoz
Yoğurttan tereyağı nasıl yapılır?
Bu işlem için benim gibi ilkel bir yöntem kullanmayı düşünüyorsanız yapacağınız yoğurt kaymağının miktarına göre konserve kavanozu veya küçük bir bidon kullanabilirsiniz. Hem bu şekilde bir miktarda kollarımızı kuvvetlendirmiş oluruz. Ne dersiniz?
Yoğurdun üzerinden aldığımız kaymağı kavanoza koyduktan sonra üzerine çok da sıcak olmayan ılıklıkta bir su ilave edelim. Suyun miktarı kavanozun içinde yağın rahatça hareket edebileceği miktarda olmalı. Kapağını kapatıp, başlayalım çalkalamaya. Yaklaşık olarak 15-20 dakika kadar. Yağ toplanana kadar, yani ayrandan ayrılıncaya kadar. Yağların daha da katılaşması için içerisine birkaç parça buz ekleyip birkaç dakika daha çalkalayalım. Benim gibi evde buzunuz kalmadıysa bir süreliğine soğuması için buzdolabına kaldırabilirsiniz.
Daha sonra ayranın miktarını alabilecek büyüklükte derince bir kabın üzerine süzgeç yerleştirelim. Bunun üzerine dokuması çok sıkı olmayan bir bez yerleştirelim. Ki ayran rahatça akabilsin. Ben bu işlem için sıkça kullandığım bezi bulamayınca görmüş olduğunuz başka bir bezi kullanmak durumunda kaldım.
Bu şekilde bir miktar suyu kaldı. Bu yüzden bu bezden alıp, süzgeç üzerinde işeme devam ettim. Sizler bu noktaya dikkat edin.
Yağı ayranla birlikte çok kalın olmayan bir bez içerisine süzdürdükten sonra yağı bir kap içerisine alalım. Tereyağını yıkamak için. Tahta bir kaşıkla üzerine biraz bastırarak soğuk su ilavesiyle yıkayalım. Ta ki katılaşana kadar. Soğuk su bu aşamanın püf noktasını oluşturuyor.
Daha sonra istediğiniz şekli verip, strece sararak buzdolbında muhafaza edebilirsiniz.
Bir tencere yoğurdun kaymağından çok fazla tereyağı olmuyor. Fakat yoğurdunuz çok yağlı bir sütten yada manda sütünden yapılmışsa daha fazla tereyağı elde etmeniz mümkün.
Tereyağından çıkan ayranı biz afiyetle içtik. Sizler bu ayranı tuzlu ve mayalı bütün hamur işlerinizde kullanabilirsiniz. Ancak bu ayranı çökelek yapımında da kullanmanız mümkün.
Şöyle ki; tereyağından çıkan ayranı (minzi) kaynatalım. Çok çökelek elde etmek istiyorsak içerisine biraz yoğurt ilave edelim. Kaynayan ayranı bez bir torbaya koyup, süzelim. Çökeleğimiz hazır.
AFİYET OLSUN...
|
