OSMANLI SARAY SÜZME AŞURESİ
.jpg)
Ramazan ayı için söylenen Ramazan’ın gülü güllaçtan daha fazlasını sanırım aşure için söyleyebilirim. Zira tatlıların anası diye nitelendirilen aşure, Muharrem ayının sultanı olmasını, geçmişten gelen manevi havasında barındırmakta.
Aşurenin tadı ve malzemesi nasıl ki, bu manevi yönüne vurgu yapılarak izah ediliyorsa, bu izaha uygun düşecek şekilde aşurenin malzemesi de, tadı da pişirildiği evin olanaklarına ve damak tadına göre değişim gösteriyor.
Vaktiyle kırk çeşit üründen pişirildiği söylenen aşurenin, bu kırk çeşidiyle olmasa bile yaklaşık yirmi çeşitle sarayda pişirilip, dağıtıldığı rivayet edilir.
Ustasına diyecek bir sözümün olmadığı bu tarif; aşureyi henüz yeni deneyecek veya çok fazla deneyimi olmayan kardeşlerimiz için olsun. Benim de birçok kez tattığım ancak ikinci denemem olan bu tarif gayet başarılı ve lezzetli bir tarif oldu.
Üst malzemelerini kendi damak zevkime göre ve birazda tat ve görsel uyum noktasında uygun olacağını düşündüğüm malzemelerle birleştirdim.
Üstünü çeşitlendirme ve lezzetlendirme kısmı tamamen sizlerin tercihine kalmış bir durum. Benden söylemesi. Ayrıca bu şekilde pişirilen aşure beyaz olduğu için; renginin bozulmasını istemedim. Rengini karartacağını düşündüğüm incir, üzüm, ceviz ve tarçın gibi malzemelerin üzerine koyulmasını uygun buldum. Sanırım bu önemli detaydan sonra Osmanlı Saray Süzme Aşuresinin hazırlık ve yapım aşamalarını anlatmaya geçebilirim.
Not: Malzemeleri iki misli yaparak konu-komşuya dağıttığım aşurenin ölçüsünü ikiye bölerek veriyorum.
Malzemeler:
2 su bardağı aşurelik buğday
½ su bardağı nohut
½ su bardağı fasulye
1-2 su bardağı beyaz mısır tarhanası
1,5 litre su
1 su bardağı süt
3 su bardağı toz şeker
½ çay bardağı pirinç
1 adet küçük boy elma
1 adet küçük boy ayva
1 adet portakal kabuğu rendesi ve suyu
50 gram kayısı
Üzeri için:
150 gram ceviz içi
150 gram fındık içi
1 adet narın taneleri
Hindistan cevizi
Tarçın
Kuru kayısı
Dolmalık fıstık
1. Hazırlık aşaması
Bir gün evvel, akşamdan buğdayı, nohudu, fasulye ve mısırı bir kez yıkayalım. Ayrı tencerelerde soğuk su ile ıslatalım.
2. Hazırlık aşaması
Ertesi sabah bütün bu bakliyatların suyunu dökelim. Yine ayrı ayrı tencerelerde ve ikinci bir kez üzerlerini 3-4 parmak geçecek kadar suyla doldurup ocağa koyalım.
Nohut, fasulye ve mısır yarmasını yumuşayana değin kaynatıp altını kapatalım.
Buğdayı ise rahatça kaynatabileceğimiz büyük bir tencere içerisine alarak kaynatalım. Bu işlemi orta kuvvetteki ateş üzerinde ve fazla karıştırmadan yapalım. Bu süre zarfında tencerenin kapağını aralık bırakalım ki; buğdayımız pişerken taşmasın. Buğdayın suyu pek kalmayıp, yumuşacık bir kıvama ulaştığında 1 çay bardağı kadarını alıp, robotta püre kıvamına getirelim.
Bütün kuru malzemeleri pişirdikten sonra içine koyacağımız kuru meyveleri ayrı ayrı kaplarda olacak şekilde bir miktar suda 15-20 dakika kadar bekletelim.
3. Hazırlık aşaması
Tüm malzemeleri aşure aşamasına getirebilmek için, bu sefer daha büyük bir tencereyi ocağın üzerine koyalım. Tencerenin içine suyu ilave edip kaynatalım. Kaynayan suya haşlanmış buğdayları ekleyelim.
Ardından yıkadığımız pirinçleri ilave edelim. Yaklaşık 10 dakika kadar birlikte kaynatalım.
Daha sonra haşlanmış bakliyatları ilave edelim. Bütün bu malzemeler kaynarken, çekirdek yatakları temizlenmiş elma ve ayvayı tavla zarı büyüklüğünde doğrayarak katalım.
Bu aşamada malzemeler fazlalaştıkça yoğunlaşması da artacağından tahta bir kaşıkla sık sık karıştırmayı ihmal etmeyelim.
Aşurenin final kısmına doğru meyvelerden sonra şekerini de ilave edelim.
Robotta püre kıvamına getirdiğimiz buğdayı tenceredeki malzemenin suyuyla açarak bunlara ilave edelim.
Meyveler yaklaşık 10 dakika kadar kaynadıktan sonra, sütü, tavla zarı büyüklüğünde doğradığımız kayısıları, portakal kabuğu rendesini ve suyunu katalım.
4. Aşama ve Finale Doğru
Bir-iki dakikada bu şekilde kaynattıktan sonra tencerenin altını kapatalım.
Üzerinin kabuk bağlamaması için ara sıra karıştırarak, 10-15 dakika kadar tencerede dinlendirelim.
Final kısmında (sanırım en zevkli kısmı burası) servis kâselerine boşaltıp, iyice soğumasını bekleyelim. Eğer ılık bir şekilde tüketmeyi seviyorsanız, ılık bir şekilde üzerlerini fındık, ceviz, nar taneleri, kuru kayısı, kuş üzümü, dolmalık fıstık, Hindistan cevizi ve tarçınla süsleyelim.
Komşularımızla da paylaşacağımız bir aşure olacak ise o zaman ılık bir şekilde dağıtmamız gerekir. Aklınızda bulunsun…
AFİYET OLSUN…
Not: Tercihe göre ikram ederken kâselere tarçın yerine gülsuyu da serpebilirsiniz.
Ayrıca kıyılmış yeşil fıstık, yer fıstığı, badem, kivi, mandalina dilimleri gibi sizlere uyabilecek alternatifler de denenebilir. |
